Nis
Zeybek oyunun adı da efelerden gelmektedir. Oyundaki birçok figür semboliktir ve efelerin yiğitliklerini anlatır. İlk zeybek oyunu Aydın'ın ve Denizli'nin köylerinde görülmüştür. Efelerin ünleri zamanla yayılmış ve Antalya, Burdur ve Isparta gibi Akdeniz şehirlerinde de farklı zeybek oyunları ortaya çıkmıştır.
23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMIMIZI KUTLADIK
Barış Manço'yu ve o günleri tekrar hatırlamak mutlu etti..
Mustafa Kemal Atatürk tarafından çocuklara armağan edilen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı
okulumuzda yapılan törenle coşkuyla kutladık.
Emeği geçen öğretmenlerimize ve öğrencilerimize teşekkürlerimizi sunuyoruz.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını okulumuzda gerçekleştirilen şenlikler ve törenlerle coşkuyla kutladık.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı adına yakışır bir mutlulukla kutladık.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı okulumuz öğrenci, öğretmen ve velilerin katılımıyla
coşku ve heyecanla kutlandı. Balon patlatma oyunları oynandı, halk oyunları sergilendi.
Bu özel günde hem öğrenciler hem de öğretmen ve veliler çok eğlendi.
Ulusal egemenlikten ilk kez Amasya Genelgesinde bahsedilmiştir.
''Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.''
ifadesiyle başlatılan ulusal egemenlik olgusu, 23 Nisan 1920'de
TBMM'nin açılması ile net bir şekilde vücut bulmuştur.
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK tarafından 23 Nisan 1924'te
'23 Nisan' gününün bayram olarak kutlanmasının kararı alınmıştır.
Bundan beş yıl sonra 23 Nisan 1929'da bu bayramı Yüce ATATÜRK
Türk çocuklarına armağan etmiştir. İlk defa 23 Nisan 1929 tarihinde
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanmaya başlanmıştır.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının coşkulu bir şekilde
kutlanması için çaba gösteren tören ekibimize, öğrenci ve öğretmenlerimize,
törenimize katılarak bizleri onurlandıran konuklarımıza, 23 Nisan coşkusunu
içimize katan küçük misafirlerimize ve Enver Beye teşekkür ediyoruz.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutladık.
"Millî egemenlik öyle bir nurdur ki,
onun karşısında zincirler erir,
taç ve tahtlar batar, mahvolur.
Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş
müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar."
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile TBMM'nin açılışının 104. yıl dönümü her yıl olduğu gibi bu yıl da coşkuyla kutladık.
Ulu Önder Mustafa Atatürk tarafından çocuklara armağan edilen
Çocuk Bayramının 104. Yıldönümü okulumuzun bahçesinde düzenlenen
bir programla kutlandı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının
ardından başlayan programda öğrencilerimiz günün anlam ve önemini
belirten konuşmalar yaptılar. Öğretmenimizin düzenlediği halk oyunları
etkinlikler ile çocukların mutluluğu tüm gün sürdü.
Turan Beye teşekkür ederiz.
TBMM'nin açılışının 104’üncü yılı ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
okulumuzda coşkuyla kutlandı. Çocukların mutluluğu tüm gün sürdü. Çocuklar hem yarıştılar hem de eğlendiler.
Halkoyunu oynayan çocukların aileleri de bu mutluluğa ortak oldular.
Emel Hanım ve Elif Hanıma teşekkür ederiz
TBMM'nin açılışının 104’üncü yılı ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
tüm yurtta olduğu gibi okulumuzda da coşkuyla kutlandı. Okulumuzun düzenlediği
etkinlikte çocuklar hem Çocuk Bayramını doyasıya kutladılar.
Öğretmenimiz Enis Hanıma teşekkür ederiz.
“Dünyada çocuklar armağan edilen tek bayram 23 Nisan.
Tüm çocukların Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutluyor
bütün dünya çocuklarına sevgi ve barış, mutluluk dolu bir dünya diliyoruz.
Mustafa Kemal ATATÜRK’ün sözleri “Küçük hanımlar, küçük beyler,
Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız.
Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz.
Ne kadar önemli, ne kadar değerli olduğunu düşünerek buna göre çalışınız.
Sınıf Öğretmenimiz Yasemin Hanım'a teşekkür ederiz.
Okulumuzda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları,
halk oyunlarının oynandığı, şarkıların söylendiği görüntülere sahne oldu.
3/A sınıfı öğrencilerinin gösterisine, çocuklar ve aileleri büyük ilgi gösterdi,
Sınıf Öğretmenimiz Yasemin Hanım'a teşekkür ederiz.
Nevruz Bayramı Anadolu ve Orta Asya Türk halklarında baharın gelişi olarak kutlanır.
Nevruz, Türk dünyasında Göktürkler’in Ergenekon’dan çıkışı ve 12 hayvanlı Türk takviminde
yeni yılın başlangıcı olarak geçmişten bugüne kutlanmaya devam edilen,
tabiat ile iç içe, kucak kucağa yaşayan, toprağı “ana” olarak vasıflandıran ve
Türk’ün düşünce sisteminde “baharın gelişi müjdecisi” olarak kabul edilen bir bayram
Baharın gelişini müjdeleyen, içerisinde taşıdığı kardeşlik ve hoşgörü anlamları ile
son derece derin manaya sahip olan Nevruz Bayramı okulumuzda büyük bir çoşku ve heyecanla kutlandı.
Her ulusun kendi kültür değerleri ile özdeşletirip sembolleştirdiği ve baharın gelişini simgeleyen
Nevruz Bayramı etkinlikleri çerçevesinde öğrenciler, yakılan nevruz ateşinin üzerinden atladı,ve yumurta kırdı.
İlkbaharın ülkemize, okulumuza, öğrenci ve öğretmenlerimize mutluluk, başarı, sağlık getirmesini dileriz.
Değerli yazar Şenol Bey, okulumuzda öğrencilerimize kitap okumanın önemi, kendi hayat deneyimleri ve kitapları ile ilgili söyleşi düzenlendi.
Okulumuzda düzenlenen yazar söyleşileri öğrencilerimizle söyleşi yaptı. Kitaplar ve okuma üzerine konuştuğumuz etkinlikte,
öğrencilerimize edebiyatın büyülü dünyasını ve hikayelerini anlattı.
Yerli Malı Haftası ( Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası), 12-18 Aralık tarihleri arasında
Türkiye'de tüm okullarda kutlandığı gibi okulumuz öğrencileride coşkulu bir şekilde kutlama yaptı.
Yapılan etkinlik kapsamında öğrenciler hazırlamış oldukları bir birinden lezzetli ve yöresel ürünleri
kurdukları sofrada paylaşmanın ve dostluğun vermiş olduğu mutlulukla bu haftayı kutladılar.
Yabancı ülkelerin ürünlerini kullanmak yerine, Türkiye´de üretilen ürünler ile bilinç sağlamak
amacıyla Yerli Malı Haftası, 1946 yılından bu yana kutlanmaktadır. 1983 yılında adı Tutum,
Yatırım ve Türk Malları Haftası olarak değiştirilmiştir.
Bizler de okulumuzda öğrencilerimizi yerli mallarına yöneltmek, tutumlu olma konusunda
bilinçlendirmek amacıyla Yerli Malı haftasını tüm okul olarak öğrencilerimiz ve
öğretmenlerimizle birlikte kutladık.Emeği geçen tüm öğretmen, öğrenci ve velilerimize teşekkür ederiz.
3/A Sınıfı Atık Malzemeleri Sanat Eserine Dönüştürüyor
3/A Sınıfı öğrencileri, temiz çevre bilinci kapsamında doğada kullanılmayan malzemeler ile
evlerindeki plastik şişe, kapak, metal, taş, poşet, tahta ve zarar gören eşyaları sınıf öğretmeni
Yasemin Gümüş öncülüğünde farklı tablo çalışmalarına dönüştürdü.
Öğrencilerimiz hem eğlendiler hem de bu konuda bilinçlendiler.
Bu çalışmamızla amacımız sadece bir şeyler ortaya koymak değil aynı zamanda çevre duyarlılığı oluşturmak.
Çevrede kullanılmayan atık maddeleri değerlendirmek istedik. Öğrencilerimiz bunları güzel tasarımlara dönüştürerek,
duvar süs eşyaları, resim ve tablolar yaptı. Veliler de öğrencilerin uzun süre tablet ve bilgisayar kullanmalarından
rahatsız oluyorlardı. Ailelerin katılımlarıyla kullanılmayan, geri dönüşümü olmayan plastik ve çevreyi kirleten zararlı
maddeleri yararlı maddelere dönüştürdük. Atılan her şeyin çöp olmadığını ve değerlendirilemeyen kaynaklarımız olduğunu
biliyorlar artık.
Bu çalışma sonucunda öğrencilerin tasarladığı ürünler,
okul koridorunda açılan panomuza taşındı.
Öğrenciler çevre konusunda bilinçlendi. Öğretmenimiz Yasemin Hanım'a
bu özel çalışması için teşekkür ederiz.
Ock
*Çocuğunuzun karnesini başkalarına karşı bir “övünme” ya da “utanma” nedeni olarak kullanmayın. Böyle ifadelerden kaçının. Örneğin “Bu karneyle konu komşuya rezil ettin bizi!”. “Ben de şöyle göğsümü gere gere çocuğumun karnesini dosta düşmana gösteremeyecek miyim?!”... gibi ifadeler çocuğun kişiliğini zedeler. Unutmayın çocuğunuz, sizin için değil öncelikle kendisi için çalışmalıdır.
*Karneyi çocuğun kişiliğinin bütününe yönelik bir değerlendirme aracı olarak kullanmayın. Karnenin, çocuğunuzun potansiyelinin ve performansının bir göstergesi olduğunu hatırlayın.
*Karnesi çok parlak çocuklar ödüllendirilirken, karnesi daha az parlak çocuklar da teşvik edilmelidir. Çocuğa, elde edilen sonuç kadar gösterilen çabanın önemli olduğu mesajı verilmelidir.
*Anne-babalar olarak kendi öğrencilik yıllarınızı ve kendi karnelerinizi hatırlayıp, çocuğunuzla empati kurmaya çalışınız.
Unutmayın, çocuğunuzun karnesi anne-baba olarak sizin için de bir değerlendirmedir ve her değerlendirme “yeterlilikler kadar eksikleri de gösteren bir bilgi”dir. Kendinize “Bu sonuçlar üzerinde benim katkım ne kadar oldu? Hangi davranışlarımızı değiştirmeliyiz? Biz nasıl bir aile ortamı sağlarsak çocuğumuz daha başarılı olabilir?”... diye düşünmeniz için bir fırsattır.
Ara
Tuzla aslan parkta ne var?
"Aslanpark, Türkiye’nin ve çevre ülkelerin ilk büyük kedi parkıdır.
Türkiye'nin ilk Aslan Parkı
İstanbul Tuzla'da 8 dönüm arazi üzerine kurulan Türkiye'nin ilk Aslan Parkı'nda, aralarında aslan, kaplan,
puma ve leoparların da yer aldığı kedigiller ailesinden canlıları gördük..
Aslan, Kaplan, Leopar ve Jaguar gibi 4 büyük kedi türünün yanı sıra, Puma, Vaşak, Karakulak,
Serval doğada sayısı giderek azalan türler, Aslanpark'ta koruma altındadır. Öyle ki, dünyada
sadece 30 tane kalmış Beyaz Aslandan 2 genç erkek, 2 genç dişi ve bir yavru erkek bulunmaktadır.
Ayrıca AslanPark'ta ziyaretçiler bebek aslanlara dokunabilme ve biberonla besleme imkanı buluyor.